Kayıtlar

Ocak, 2009 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

2009; Umutlarımız Suçsuz Bir Çare!

Resim
Yıllardır plandıklarım, hedeflerim bu yıl da sekteye uğradı. Göya çok istekliydim, kendime güveniyordum ve kimse beni durduramazdı! Birini beni durdurmasına gerek bile kalmadan ben kendime bir sürü neden buldum ve planlarımı yine erteledim. Hatta bu kez de bir tarih belirledim en yakın tarih 2010. Oysa 2010 yılı benim için ne kadar da uzak bir yıldı geçmişte. İşte bu cümle çok anlamlı geliyor kulağa... İçinde hem gelecek var hem de geçmiş ve gel-git! Yorulduk mu ki, planlar ertelendi... Ya da biri mi incitti bizi, gerçekler hayallerin önüne geçti? Atı alan Üsküdarı geçti derler ya!!! İşte biz durduk; nerdeyiz? İstersek sabaha kadar bahane bulup planlarımızı erteleyip, ödevlerimizi yapmayabiliriz! Cümle içinde kendiliğinden "istersek" kelimesi uluştu bile... O yüzden bu yıl bitmeden planlarımızı gerçekleştirelim! Bu yazıyı yazmamın nedeni bir arkadaşım malum kriz nedeniyle işsiz kaldı! Ama o hep yurtdışına gitmeyi planlıyordu, orada eğitimine devam etmek vs. Ama bir türlü fırs

AŞK

Resim
Aşk nedir? Bana göre pek çok açıklaması var aşkın. Açıkçası ben bu döneme kadar hangi açıklamayı yapacağımı nasıl bir tanıma koyacağımı bulamamıştım. Öğrendim ki en basit tanımıyla aşk sadece tesadüfmüş..Sonraki evresi de iki insanın aynı gözden bakabilmeyi başarabilmesi... Şu aralar aşkla ilgili hep aynı şeyi duyuyorum. Aşkın kayıp olduğu!!! Ve pek çok kişi ilk zamanlarda, ‘evet bu kez aşkı buldum diyor’’. Ama sonuç? O aşk dediği duygu da terki diyar oluveriyor. Hep kendi etrafımdan pay biçerim, popüler dünyalar benim düşünce anlayışıma hiç bir zaman dahil olmadı. Yaşadığımız bu çevrede, bu kadar insan yanlızken. Ve herkes aynı duyguyu, aynı heyecanı ararken; mutlu olmak, değer vermek, dürüst olmak, eğlenmek gibi. Bu insanların hepsi de eğlenceli aklı başında insanlarken, nasıl olur da bir araya gelemezler? Karşılaşmazlar?’’. Sanırım bunun en büyük nedeni aşka aynı gözden bakamayışımız...Ya da isteklerimizin biranda değişmesi? Sonrasında da iki insanın ‘’bu kez de olmadı’’deyip, kolay

İyi İnsan Olmanın Yeni Tanımı; Aptalsın İşte!!

Resim
Alıngan mıyım? Hayır alıngan değilim, sadece empati duygum var!! Neden mi bahsediyorum? Bu kez mütevazi davranmayacağım!!! Toplumda sayıları gittikçe azalan iyi insalardan bir tanesiyim çünkü!!! Bazen bunu aptallık olarak nitelendirenler de oluyor ama bu sadece empati duygumun fazla çalışmasından kaynaklı. İyi ya da kötü gibi keskin çizgilerim yok, olmadı da... Bana göre iyi dediğim şey başkasına göre değil. O noktada da üzerinde durmayıp yoluma devam ediyorum. Ama küçük hesaplar peşinde koşmadığım ve karşımdakinden kendimi daha üstün görmediğim için, ya çok iyi insan, ya melek gibi insan yakıştırması ya da aptal insan olarak tanımlandım!!! Bu durum ile son zamanlarda daha mücadele etmek zorunda kalmıyor değilim?? Bu yüzden kendi kendime söz verip, daha katı olacağım, asla taviz vermeceğim diyorum. İşte bu saydıklarım aslında pek çoğumuzun bırakmak istediği huyları değil mi? Ama ben maalesef kazanmaya çabalıyorum. Bazen bu düzen içinde neye ayak uydurmaya çalıştığımın bile farkında değ

Sorgular Derin!

Resim
İsim telaffuz etmek istemiyorum, bazen telefonda bile dinleniyor muyuz hissi uyanıyor... Sizde olmuyor mu? Espiri de olsa hepimizin bu son tutuklama olaylarına ister istemez canı sıkılmıştır. Şimdiye kadar nerdeydik de şimdi başladı bu sorgular? Peki şimdi neden bu peşi sıra sorguya alınmalar? Bazıları gece vakti, bazılarının evinden apar topar suçluymuş gibi götürülmesi. Kimse suçu kesinleşene kadar suçlu değil ama... Peki, değil mi? Derin devlet adı altında başladı herşey, ama geçmişde iyi işler yapmış kişilerin de beraberinde gözaltına alınıyor olması, haliyle geçmişteki yönetimin ne yaptığını sordurmuyor mu size? Sorun geçmişteydi de BİZ mi fark edemedik? Yoksa şimdi de mi? O kadar yönetim gördük, koalisyon gördük, farklı fikirlerle kurulan koalisyonlar gördük, hiç biri mi demedi derin devlet anlayışı var!!! Şimdi ne oldu da bu sorgular peşi sıra yapılıyor...

İşte Özlemle Beklediğim İş İlanı!!!

Resim
Eleman aranıyor!!! Aranan eleman değil de dünyanın en şanslı kişisi sanki. Bu nasıl bir iş ilanıdır? Bu nasıl bir tekliftir ki, bir de üzerine azımsanamayacak bir ücret ödenir? Vayyyyyy!!! Dudaklarımı ısırdım, sonra kendime bir çimdik attım!!! Bu kriz döneminde böyle bir iş ilanına rastlamak, hala yaşamak için bir umut olduğunu ve bir yerlerde seni anlayacak birileri var, heyyy umudunu kaybet diyen iç sesin de varlığını kanıtlıyor...Yani, gerçekler hayallerden önce gelmiyor!!! Bu haberi sizlerle paylaşıyorum; ama lütfen ilk ben fark ettim ve ben başvuracağım... Avustralyalı turizmciler, 6 ayda 150 bin dolar ücretle cennet gibi bir adaya “bekçi” arıyor. Independent ve Daily Mail gazetelerindeki habere göre, Hamilton adasında çalışmaya talip olacak kişide, başta yüzme bilmek olmak üzere şnorkel ve tüple dalış ve diğer su sporlarını yapabilme özelliği aranıyor. İngilizce bilmek ve iyi iletişim kurabilme özelliği de “dünyanın bu en iyi işi” için bir gereklilik. Gazetelere verilen ilanda, “

Savaş her yüzyılda vardı; Şimdi de var!!!

Resim
2009'dan neler bekledik, programlar yaptık... Ya onlar? Onların istekleri ve beklentileri? Bizden ne farkları var da bunları yaşıyorlar? Karar Kim? Nasıl bir fotoğraf karesi bu? Karede kaç kişi var, kaç yaşam var yorumlanması gereken? Ya fotoğrafın diğer yüzü nerede? Bu karede olan kişiyi tanımıyoruz ama yaşadıkları? Korku, Endişe, Üzüntü ve Kaygı... Hepsi anda yaşanır mı? Buna yürek yanır mı? Mucize istemek!!! Yine de, herşeye rağmen mucize... Gelecekten umutlu olmak... Çocukluk hayalleri... Yarınlar bu fotoğraf karesinin neresinde? En son buna benzer bir kareyi gerçek olarak 1999 depreminde görmüştüm ve bir yakınımızı kaybettik. Ve başka kaybettiklerimiz de oldu... Doğanın gücü dedik, kabul ettik, alışmaya çalıştık.. Peki bu karede kabul edeceklerimiz neler? İnandığımız neden ne olabilir? İnsanoğlu bunları yapabilir mi? Karar verebilir mi? Kim kimin yaşama hakkına dokunabilir? Fotoğrafların tamamı http://www.ntvmsnbc.com.tr/ 'dan alıntıdır. Büyüdük ve kirlendi dünya!!!

Umut Dolu Bir Yıl "2009"

Resim
2008 yılı bitti , 2009'a yılına merhaba dedik. 2008 bize neler getirdi, neler götürdü? Benim açımdan 2008 yılı çok da parlak geçmedi. Yerinde sayan, durağan bir yıl oldu. Bu yüzden de hedeflerimi gerçekleştirmek adına pek bir şey yapamadığım bir yıl olarak bitirdim. Etrafımdan gözlemlediğim de genel olarak bu yöndeydi. Ekonomi açısından bu yıl tam bir kabus yaşattı hepimize. 2009 yılının da pek parlık yıl olmayacağını daha da zor geçecek bir yıl olacağını tahmin ediyorum. Ama her durağan dönemin sonrasında bir hareketin yaşanması gerekliliğini, bunun da doğanın gücü sayesinde gerçekleştiğini gördük ve yaşadık. Bu yüzden daha sabırlı ve planlı hareket ederek bu yılı en iyi şekilde atlatma yolunda olmalıyız. l!!! 2008 yılının bize yaşattığı bir başka olay da; acı kayıplarımız; şehitlerimiz....Ateş düştüğü yeri değil hepimizin yüreğini yaktı!!! Hala bu anlamda acı dolu ve düşünceliyiz şüphesiz. Tüm şehitlerimiz için tekrar Allahtan Rahmet diliyorum. Şimdi yeni bir yıla merhaba dedik,