1 Şubat 2009 Pazar

...

Şu anın tadını sorsalar bilmiyorum ben. Şu an çok mutlu olmak, şu an çok üzgün olmak. Benim için ya bir adım geride kalır duygular ya da ilerisi merak edilir. Dürüst olmam gerekirse şuanki duyguların yoğunluğunu ender yaşarım. Geri dönüp baktığım zamanlar haricinde mutlu olduğum anları çok bir anımsamam, ancak durup da düşündüğüm zamanlarda mutluluk hissini yaşarım. Benim yeteneğim "ya da lanetim diyebiliriz" nostaljiye bağımlılığım. Bazen aşırı mükemmeliyetçi olduğum söylenir. Gizemdir benim için önemli olan, gizem ortadan kalktığı anda kalbin arzularını görmezden gelmeye başladığım için en ufak detaylar dikkatimi çeker ya da çekmez....
Oysa gerçek tüm bunlardan çok daha yalın. Mükemmelin var olmayacağını, var olduğunda da basit bir sıradanlıklar toplamı olduğunu biliyorum. Belki de asıl zaafım dikkafalık benim. İşin aslı bu sayade uzaktan baktığımda" ve bazen çok geç olmakla birlikte" kaderin ve tesadüflerin nasıl çark ettiğini fark ediyorum.

04/06/2008-fethiyee.

Hiç yorum yok:

Ertelemek: Yargının Değil, Anlayışın Alanı...

"Bazen hiçbir şey yapmamak, kendimizi yitirmemek için tek çaredir.” Bazı günler, yapılacaklar listesi önümüzde bir duvar gibi durur. Ba...