Kayıtlar

8 Mart

Resim
KADIN Kimi der ki kadın uzun kış gecelerinde yatmak içindir. Kimi der ki kadın yeşil bir harman yerinde dokuz zilli köçek gibi oynatmak içindir. Kimi der ki ayâlimdir, boynumda taşıdığım vebâlimdir. Kimi der ki hamur yoğuran. Kimi derki çocuk doğuran. Ne o, ne bu, ne döşek, ne köçek, ne ayâl ne vebâl. O benim kollarım, bacaklarım, başımdır. Yavrum, annem, karım, kızkardeşim,hayat arkadaşımdır. NAZIM HİKMET Neden 8 Mart diye düşünüp bir araştırma yaptım kendimce :) ; Öncelikle 8 rakkamının anlamına baktım; Çift kare ile ifade edildiği gibi, bir işi bitirmek için gereken dayanıklılık anlamına gelir, ikiye bölündüğünde, parçalar birbirine eşittir (4 ve 4). Yeniden ikiye bölündüğünde, parçaları yine eşittir (2,2,2, 2) ve bu da dört misli bir dengeyi gösterir. Doğum sayısı olarak 8, iş demektir. Bu geniş ticarî ve endüstriyel gelişim çağında çok ilerilere gidebilen kararlı müteahhitlerin sembolüdür. Plânları uygulamaya koyup tamamlayan ve daha sonra da daha büyük şeylere y...

Engel mi kanatlanmadan uçmaya?

Ne zaman Cemal Süreya'nin " Hayat kısa kuşlar uçuyor" dizesini okusam yüreğime bir titreme geliyor... Ne zaman Sezen Aksu'dan "Değer mi hiç" şarkısını dinlesem, yüreğim en derinden titriyor... Ne zaman İstanbul- Kabataş'dan vapura binip de, Topkapı Sarayı manzarasını görsem yüreğim nefes alıyor... Hayatı yaşamak yürek istiyor... Hayatı yaşarken eğer duyuların seni hareketlendiriyorsa sorun yok ... Gerçekten zaman çok hızlı akıyor... Elimizde kalan tek şey an... O an ne hissettiysen o... Şüphesiz her anın bana yaşattığı duygulara sonsuz şükür ediyorum. Bana kattıklarına, hissettirdiklerine... Düşündürdüklerine... Mesela Sezen Aksu, "değer mi hiç?" şarkısının son demlerini tekrar tekrar dinliyorum... " Engel mi kanatlanmadan uçmaya" .... Mesela, vapurdan Topkapı Sarayı'nın o muhteşem görselliğini gördüğüm anda, umudum artıyor... İstanbul halen yaşanılabilir diyorum... Hala birşeyler var burada yaşamak için... Sonra ş...

Kalktım Sana Geldim

Can'ına sağlık Bülent Ortaçgil!
Resim
Özür dilerim...

Annem; sana herşey...

Bu yıl annemi daha bir özledim! Çünkü bu yıl çok iyi bir evlat oldum... Annecim mezuniyetim senin için... Tüm iş başarılarım senin sakin tavrının bana kattığı değerler sayesindedir... Hep de böyle olacak... Koca onbir yıl.... Nur içinde yat, toprağın bol olsun...

Sinema

Resim
Bazı filmler vardır izleyemezsiniz, bekler... Ör; Melekler Şehri filmini abartmıyorum dört yıl sonra izledim... Keza Meet Joe Black filmini de beş yıl sonra izlemiştim... İki film de beklediğimden öte çıktı... film içerisindeki replikler büyüleyiciydi... Sonra Before Sunrise düştü... ne olduğumu şaşırdım... Hem filmin çekildiği şehre aşık oldum, hem film içerisinde geçen dialoglar, replikler beni benden aldı... Sonra Before Sunset geldi... öyle bir geldi ki, ilk filmin soru işaretlerini, hayal kırıklarını, keşkelerini aldı götürdü... Kaldı ki, film yıllar sonra çekilmişti ve karakterler de olgunlaşmışlardı... Herşey çok gerçekçiydi... Bu yıl da en son Before Midnight geldi... Öyle bir geldi ki, acaba dedim, acaba iki filmin büyüsü kayıp olur mu? Ya da ne olacak? Nasıl sonuçlanacak? Yine mekanlara hayran oldum, Yunanistan büyüleyiciydi... Filmler farkında olmadan çok şey aktarmakta... Mekanlar, insanlar, yaşam... hepsi birer biz, ve bizden... geçmiş ya da gelecekten...

Dikkatimi çekti;

Dün sinemada izledigim film fragmanında cımbızla çektigim sôz;  " olmaması geren hiç bir şey olmaz" ....