Kayıtlar

Kasım, 2011 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kaz Dağları Gezdikce IV

Resim
Bu sabah çok çok erken uyandım, ancak bir şeyi de atlamıştım. Bugün saatler bir saat geri alınıyordu. Erken kalkma isteğim ister istemez beni bir saat daha geriye atmıştı. Oda arkadaşım Derya bu durumdan çok memnun değildi, odada sabahın köründe hızlı hareket ediyordum, içeriye temiz hava girsin diye bir de pencereyi aralamıştım. Çünkü bugün buradan ayrılıyorduk ve valizimi toplayıp her şeyin hazır olmasını istemiştim. Odamızı toparlamış ve kahvaltı için otelin bahçesine inmiştik. Mis gibi çam ağaçlarının kokusu, pırıl pırıl bir hava var dışarıda, keşke daha da erken uyanmış olsaydım diye geçirdim içimden:) Biz saatin halen 07:00 olduğunu düşüneduralım. Etraf sessiz, otel bahçesinde bizden başka kimseler yok … Otel görevlileri bizden korkmuş bile olabilir, en geç yatan, ve en erken kalkan müşteri grubu… Atakan da bir süre sonra bize katılıyor ve bulunduğumuz Yeşilyurt Köyünü turluyoruz… Köy meydanında da kimseler yok, sokak köpeklerinden başka…. Etrafın bu kadar tenha olması da işim

Kaz Dağları Gezdikce III

Resim
Hasanboğuldu bölgesini görmek, ve hikayesini okumak kendi aramızda ilginç dialoglara neden oluyor. Buradan ayrıldıktan sonra civar köyleri dolaşmaya koyuluyoruz. Çok planlı değiliz, yol boyunca gördüğümüz tabelaların yardımı ile ilk önümüze çıkan ilginç yerleri ziyaret ediyoruz. Yol boyunca da bizi büyüleyen Kaz Dağlarından görünen her deniz manzarasında ister istemez mola veriyoruz. Saat öğleden sonra sularında karnımız acıkmaya başlıyor ve Edremit merkeze hareket ediyoruz. Yaklaşık 30/40 dakika süren yolculuk sonrasında şehir merkezine ulaşıyoruz. Edremit, Balıkesir’e bağlı bir ilçe merkezi. İlçenin nüfusu 50,000 civarında. Her şeyi bulabileceğiniz gelişmiş bir yerleşim yeri burası. Karnımız aç olduğundan güzel yemek yiyeceğimiz bir yer arıyoruz. Merkezde tarihi bir lokanta buluyoruz. İçerisi ferah, kendine has bir havası var bu mekanın… Ev yemekleri ile ünlü olduğu da belli… Ben her zamanki gibi sebze yemeklerinden yana tercihimi kullanıyorum. Diğer arkadaşlarım da kendi zevkleri d

Kaz Dağları Gezdikce II

Resim
Sabahın güzelliği Kaz Dağlarına yansımış, şanlıyız bugün hava çok güzel. Hava tertemiz, mis çam ağaçlarının kokusunda köy meydanında dolaşıyoruz. Bugün civar çevreyi dolaşmayı planlıyoruz. Bulunduğumuz yerdeki yollar taştan yapılmış. Evlerin çoğu da taşdan inşaa edilmiş. Her evin kendine has bir duruşu var. Pencerelerde bulunan saksı çiçekleri bile ayrı güzel görünüyor. Seviyorum bu yöreyi, memleketim olduğu için değil bu :) davetkar bir hal var bu yörede. Sizi tanısınlar ya da tanımasınlar misafirperver bir tavır hakim. Ben bunu hissediyorum... Araçla çevre yerleri keşifmet için hazırız. Daracık sokaklardan yavaş yavaş geçiş yapıyoruz. Köy meydanında olmazsa olmaz kahvehaneler, bu kahvehanelerde yerli halk dışarıya attıkları taburelere sıra sıra dizilmiş oturmaktalar. At bir tabure sen de katıl, sohbet muhabbet sıkıntısı çekmeden zaman akıp gider. Köylerdeki bu kahvehane kültürüne de hayranım işin aslı... Meğer ben herşeye hayranmışım yahu:) İstanbul'a da hayranım, haritanınn diğe

Kaz Dağları Gezdikce I

Resim
28 Ekim Cuma günü başladı yolculuğun heyecanı…. Rotamız Kaz Dağları! Gezi için buluşma noktamız da Piarloti. Saat 14:00 sularında Haliç manzarasına karşı leziz çaylarımızı yudumluyoruz. Burası bildiğim kadarıyla İstanbul’un ilk kurulma noktası, bu dönemdeki manzaraya bakıp bile İstanbul’un neden bu noktaya kurulmuş olacağını anlamak zor değil. Topu topu iki gün kalacağımız Kaz Dağları gezisinde, her birimizin ayrı ayrı kocaman valizleri var… Buna dahil olmak üzere ben yastığımı da yanımda götürüyorum. Genellikle yolculuklarda uyurum! Saat 15:30 sularında Eyüp’ten otobana doğru çıkıyoruz. İstanbul kendine yakışır şekilde yoğun trafikle uğurluyor bizi, trafik biraz zaman kaybettiriyor bize. İstanbul’dan çıkış saatimiz sanırım 18:00 civarıydı… Tekirdağ yoluna girdiğimiz andan itibaren de yol boyunca sessizlik hakim… Atakan, Derya ve ben Kaz Dağları’na gitmeye hazır gibiyiz. Derya ile yaklaşık altı yıldır tanışıyoruz. Çok zaman olmamasına karşın hayata bakışımız aynı değerde, ve en ön