Masal


Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde, kalbur saman içinde... masallar hep güzel şeylerle başlar ve güzel şeylerle devam edip sonlanır... Kırlar, çiçekler, ağaçlar... Renkler hep kalıcıdır; canlı canlı.
Doğanın tüm güzellikleri size merhaba der.
İşte adından da anlaşılacağı gibi masalda olur bunlar ancak. Aslında bunların hepsi olmasını isteyip de zihnimizde oluşturduğumuz, yaşamdan beklediklerimizdir. Renkler hep kalıcı. Kötülerin sonunda layığını bulduğu istekler dünyası... Ama maalesef masallar da bitiyor!
Sonra yenileri başlıyor, yenileri ekleniyor...
Ben de etrafımdan pay biçerek bir masal yaratacağım şimdi; elimde herşeyi değiştirebileceğim bir değnek var. Bu değnek ile dokunduğum herşey istediğim gibi olacak.
Gerçekleşmesini isteyeceğim şey ( bir tane dilekten bahsediyorum) bir günüm düşünmekle geçiyor. Ve fark ediyorum ki, hayatımda değişmesini istediğim ya da bir değnek ile olmasını istediğim bir güzelliğin olmadığı... Olsa olsa ekstradan bir hafta izin isterdim; doğa gezileri yapacağım bir haftalık izin sadece...
Bu masal yaratma fikri ben de körelmiş olan fark etme duygularımı, tekrar fark etmemi sağlıyor.
Biliyorum ki hayat dediğimiz şey aslında bize sunulmuş bir masalın ta kendisi, mücadelelerden ibaret! Mücadele edilmediği sürece, sabır gösterilmediği sürece, elimde sihirli bir değnek de olsa, isteklerim sonlanmayacak ve doyumsuluklar silsilesi olarak devam edecek.
Gerçek olan şu ki isteklerimi gerçekleştirmek için yine masallara ihtiyacım olacak ama bunları gerçekleştirmek için de sihirli bir değneğe ihtiyacımın olmadığı...
Ne demişler; olursa olur, olmazsa da karpuz suyu olur. Kapruz suyu içini serinletir, bıraktığı tadı da yıllar boyu gülümsetir seni...

Yorumlar

Yigit dedi ki…
farkli bir bakis acisi. yasamin kendisi masal degil mi?
bu guzel yazin icin tsk. fethiyecik!

Bu blogdaki popüler yayınlar

Etekleri Zil Çalmak

Prensip sahibi olabilmek